İCATLARIN SONU MU GELDİ !...
Teknolojik gelişmelerin birbirini takip ettiği bir çağdayız. Ancak `Bilimin ve icatların sonu geldi` iddiasında bulunanlar hala var. Bilim tarihi profesörü Remzi Demir ise bilgilerin biriktiği bir durağan dönemde olduğumuzu kuantum fiziği ve genetik alanında tarihi buluşların yakın olduğunu söylüyor. 11 / 01 / 2009
Teknolojik gelişmelerin birbirini takip ettiği bir çağdayız. Ancak `Bilimin ve icatların sonu geldi` iddiasında bulunanlar hala var. Bilim tarihi profesörü Remzi Demir ise bilgilerin biriktiği bir durağan dönemde olduğumuzu kuantum fiziği ve genetik alanında tarihi buluşların yakın olduğunu söylüyor
Sürekli teknoloji çağını yaşadığımız söyleniyor. Neredeyse her haber bülteninde insanlığın herhangi bir sorununa cevaben üretilmiş bir üründen, bir buluştan söz ediliyor. Dünyanın en büyük şirketleri bütçelerinin önemli bir bölümünü AR-GE projelerine ayırıyor. Üniversiteler bilimsel araştırmalarına kesintisiz devam ediyor.
Hal böyleyken yine de icatların ve insanlığın geleceğine yön verecek buluşların sonunun geldiğini iddia edenler var. Hiç böyle bir tartışma kulağınıza çalındı mı bilmem ama birçok kişi `Artık tüm insanlığı etkileyecek yeni bir buluş yapılamaz. Üretilecek her şey, bugüne kadar bulunanların üzerindeki değişikliklerle elde edilecek` görüşünde.
Aslında bu konudaki görüşlerin en yoğun dile getirildiği dönem 19`uncu yüzyıl sonu olarak bilinir. O dönemde bu iddiayı dile getirenler artık biraz alay konusu yapılıyor. Örneğin Romalı Komutan Julius Frontinus. M.S. 2`inci yüzyılda `Savaş işleri ve makineleriyle ilgili hiçbir yeni fikre aldırmıyorum. İcatlar sınırına ulaştı. Geliştirilmeleri konusunda umut göremiyorum` diyerek unutulmayacak bir söze imza atan Frontinus ne yazık ki yalnız değildi. Yüzyıllar sonra Amerikan Patent Dairesi Başkanı Charles H. Duel`Artık yeni hiçbir şey yok. İcat edilebilecek her şey icat edildi` dediğinde ise 1899 yılıydı.
AMİRAL GEMİ, KUANTUM
Peki bilim insanlarının bu sava bakışı nasıl? Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi`nde bilim tarihi dersleri veren ve bu konuda araştırmalar yapan Prof. Dr. Remzi Demir`e sorduk. Demir, bilimin durduğu iddia edilen dönemlerin ardından hep önemli gelişmelerin yaşandığını belirtiyor: `Bilimde olağan dönemler hep olmuştur. Bilgi yeterince toplandığında yeni gelişmeler mutlaka olur. Örneğin elektronik ve bilgisayar alanlarında yaşanan büyük devrim beşeri bilimleri de etkiledi. Bu dallardaki öngörüler bilgisayar sayesinde arttı. Bu sürecin durması mümkün değil.`
The Independent Gazetesi geçtiğimiz yıl açıkladığı insanlık tarihine yön veren 10 icat arasına bisiklet ve atariyi de aldı.
Prof. Dr. Demir`in bilimin bundan sonraki seyri için öngörüleri ise şöyle: `Şu anda kuantum fiziği alanındaki gelişmeleri beklemek gerekiyor. Bilimin amiral gemisi bu alandaki gelişmeler olacak. Bunun dışında genetik alanındaki buluşlar çok önemli. Tahminlerime göre çevre sorunlarının gündeme gelmesiyle bilim ve teknik yeni bir anlayışa göre şekillenecek. Tüm bunların haricinde beşeri bilimlerin gelecekte öneminin artacağı da kesin. Bana göre psikoloji, sosyoloji gibi bilim dallarında daha net ve somut bilgilere ulaşılabilecek.`
Otomobile geçici bir moda, radyoya geleceği yok diyenler bile oldu.
`BİLİMİN ve icatların sonu geldi mi?` tartışmasında geçmişte yapılan talihsiz açıklamalardan da söz etmek gerekiyor. İşte kendi döneminde yapılan icat ve buluşların önemini kavrayamayanlara birkaç örnek: İskoçyalı fizik alimi Lord Kevin`Radyonun geleceği yok` derken, yazar H. G. Wells `Denizaltıların savaşta ne işe yarayabileceğini anlayamadım. En fazlasından mürettebatın boğularak ölmesine sebep olabilir` dediğinde yıl 1901`di. Ünlü otomobil markası Ford`un kurucusu Henry Ford`un kredi talebine 1903`te bir banka müdürünün yanıtı ise `Atlar her zaman kullanılacaktır. Otomobil ise ancak geçici bir moda olabilir` şeklindeydi. Bu örnekler maalesef uzayıp gidiyor: I. Dünya Savaşı`nda Fransız orduları başkomutanı `Uçaklar hoş oyuncaklar. Ama askeri bir değerleri yok` diyen Maresal Ferdinand Foch, 1927`de yeni icat edilen sesli film hakkında `Artistlerin konuşmalarını kim duymak ister ki?` diyen film endüstrisi yöneticisi Harry M. Warner, 1949`da `Bilgisayarlar gelecekte belki sadece 1,5 ton ağırlığında olacaklar` diye yazan Popular Mechanics Dergisi gibi.
Esra Cengiz
Kaynak: www.stargazete.com